böyle, takvime zoraki teğellenmiş analı babalı özel günlerde bir yandan büyüklerimi arayıp, cıvıl cıvıl seslerini duyup, hayır dualarını alıp mutlu olurken, öte yandan annesi olmayan yavruları, yavrusunu kaybetmiş anaları düşünüp derinden üzülürüm.. zamanla kabuk bağlayan yaraları böyle günlerde daha çok kanıyordur diye düşünürüm.. anasından, babasından, yavrusundan zamansız ayrılmış, hayata karşı gardı düşmüş herkesi gözlerindeki hüzünden, yüzlerindeki ince kederden bilir, boynunun bükülmüş açısından tanırım.. yavruların analarından, anaların, yavrularından kopartılmadığı bir dünya ümidiyle, başta, ömrü çile, acı, keder ile geçmesine rağmen hayata karşı dik duruşunu hiç bozmamış, bir gün bile pes etmemiş, kendi deyimiyle ‘hayat bizi silkelemeye çalışıyor üstünden ama biz eteklerine sıkıca yapışmış bırakmıyoruz onu ısrarla’ diyen, güçlü, dirayetli güzel annemin ve bu topraklarda var olmuş, nice acılarla yoğrulmuş tüm annelerin ellerinden öpüyorum.. anneler ölmesin evlatlar...