ben; tarihi dört
ayaklı minarenin incinmiş kalbiyim
cinayeti ben gördüm, şahidi ruhumdur
barış elçisi bir güzel adamı öldürdüler güpegündüz
ensesinden vurdular tek kurşunla,
serildi parçalanmış başı, isyankar ruhundan azade,
uzandı, kırık dökük, yaralı ayaklarımın dibine boylu
boyunca..
'bu kadim topraklarda çatışma istemiyoruz' sözü
asılı kalmıştı dudağının kenarında..
usul usul kapandı gözleri..
yüzünde yarım kalmış gülümseyişi,
yüreğinde, kırılmış, vurulmuş, örselenmiş umuduyla,
öylece geçip gitti ölümsüzler ülkesine..
barışa dair ne varsa, umuda dair ne varsa heybesine koyup gitti.
gitti be ansızın.. yanını yere, çığlığını yele verip
gitti..
cinayeti ben gördüm, ruhum duydu
gözlerim kör, dilim lal oldu..
Yorumlar
Yorum Gönder